SESLENİŞ

YARINA ses bırakmak için dünün sesini duymak gerekir.

Dün anlam dünyamı inşa eden, beni ben yapan sesler duymuşsam, bunlara yeteri kadar kulak verebilmişsem bugün ses dünyam zengin demektir.

Hepimizin bir ses dünyası olmalı.

Bir söz dünyası olmalı.

Bugün benden zuhur eden sesler duyuyorsanız dün duyduğum seslerin içimdeki yankılanmaları sebebiyledir.

Çoğalmalarındandır bu.

Siz, siz olun sesleri önemseyin.

Size olan seslenişleri ciddiye alın.

Yüreğinizi o seslerin yankılamasına hazır hâle getirin.

Seslenişi duymayan seslenemez.

Söze kendini bırakmayandan yarına atılan sözler zuhur etmez.

Ses mayalanmaktır.

Olmaya bırakmaktır kendini.

Mayasız sözler başkasında tesir oluşturmazlar.

Nasıl da güzel anlatıyordu. Not almakta zorlandım. Bir harfini bile yere düşürmek, zayi etmek istemiyordum.

Etmedim de.

Ben de şimdi sana aynı şekilde sesleniyorum.

Titriyor demiştin ya yüreğim.

Bundandır bilirim.

Nereden mi biliyorum?

Yürek titrememden elbette.

Sesim değil sana seslenirken titreyen, yüreğim.

Titreyelim ki, çökmesin rehavet.

Yarına bıraktığımız ses titreşimlerimiz kalbimizi de titretsin hep.

23.01.2018

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir