TAŞTI

SÖZÜM dilimden taştı.

Kalem elimden, harfler kelimelerimden, kelimeler cümlelerimden taştı.

Sayfalarım defterimden taştı.

Sana yazdıklarım kitabımdan taştı.

Bakışım başından taştı, sesim dağdan, seslenişim benliğimden taştı.

Gözlerim, gözlerinden taştı. Taştı da tekrar bana ulaştı.

Yüreğim yüreğinle taştı, yüreğinde taştı.

Kışlarım baharına taştı. Tazelendi. Canlandı.

Hasretim taştı da, taştı. O kadar ki; hadden aştı.

Ayrılık taştı, taştı da ateş saçtı.

Su barajdan taştı, sel yoldan, akıl baştan taştı.

At yolu aştı, yolcu at üzerinde şaştı da, şaştı.

Güneş ufuktan, ay geceden taştı.

Yıldızlar, ah yıldızlar.

Onlar sabaha taştı.

Bereketler harmandan, niyazlar elden, meyveler ağaçtan, rayihalar ruhtan taştı.

Hepsi de seni söylediler.

Kara derken, ak derken, gül derken, gün derken hep seni söylediler.

Bir kara kuzunun annesine meleyişi gibi…

Sevdiğin de sen gibi taştı dediler.

Bağrında güller açtı dediler.

Firkat vaktini aştı dediler.

Vuslat zamanı vursun dediler.

09.04.2018

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir