YİRİNE DÜŞMEK

ÖYLE derler bazı yörelerimizde.
Yirine düştü maşallah, rahat. Bir kaygısı, üzüntüsü yok şeklinde anlatırlar.
Bu deyim kimi zaman askere giden yiğitler için söylenir, bazen de gelin olan ana kuzuları için…
Ben mi niye söyledim?
Ben de yerime düştüm de ondan.
Tam da olması gereken yere düştüm.
Gönlünde yer bulduğumdan beri hülyalarım da yerini buldu.
Ecelimi geçen emellere siz şöyle duruverin hele dedim.
Onların da yeri var. Gösterdim nerede duracaklarını.
Anladım ki, yerini bulunca abartmamak gerek hiçbir şeyi.
Daha fazlasına talip olmamalı.
Yetinmeli.
O günden beri serçelere yem atıyorum.
Martıları uzun uzun seyrediyorum.
Denizin sert dalgaları kalbimin kıyısına vuran sözlerin gibi adeta…
Her kelime bir kez daha beni heyecanlandırıyor.
Her cümlende cümle tasalarımdan kurtulmuş gibi hissediyorum kendimi.
Kaygılarımı rüzgâr alıyor.
Üzüntülerime şifa dokunuşları sözlerin, hasta olsam hastalığımı unutturan…
Hayatın zorluklarına merdane göğsümü siper etmemin bir nedeni de bu ama kimselere demeyesin.
Demeyesin ki, sımsıcak sarıldığım kundaktan çözülmeyeyim.
Bebek yüzüm ve ışıltılı bakışım gölgelenmesin.
Hayallerime taş atmasın kimse.
Demeyesin ki; kara gözlerim kararmasın.
Olmaz mı?
Yirime düştüm, yirimden düşmeyeyim.
Hemi!
06.02.2018

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir