PROFESYONEL MESAFE GEREKLİ Mİ?

SOSYAL hayatımızda dikkat ettiğimiz bir husus…

Kime nasıl davranılması gerektiği, nasıl hitap edilmesi icap ettiği, ne gibi hal ve tavırlar sergilemek gerektiği meselesi…

Amire nasıl söz söylenir, çalışan yönetilirken hangi kiple konuşulur?

Bir talepte bulunulacaksa bu nasıl bir üslup ile yapılmalıdır, vs vs…

Profesyonel mesafe şirketlerde özellikle büyük veya çok ortaklı işletmelerde önemseniyor. Hepimiz de bunun gereklerine göre davranıyoruz.

Hepimiz görünüşte gayet mutluyuz, ama gerçekten böyle miyiz?

Dilimizin ucunda tuttuklarımız içimize ne zaman patlayacak bilmiyoruz.

Bugün ziyaretime gelen bir arkadaşım ile söz yumağı açılınca mevzu buralara geldi. Verimli bir sohbette oldu.

Arkadaşım çocukları çok sevdiğini, onlarla çalışmaktan mutlu olduğunu yetişkinlerle çalışmaktansa bunu tercih ettiğini anlattı.  Onların doğallığından, yapmacık olmayışlarından bahsetti. Profesyonel mesafe koymadan “Sen” diye hitap edişlerini, sorularını hiç dolandırmadan, kılıflara büründürmeden, imalara başvurmadan en kestirme biçimde nasıl güzel sorduklarını dile getirdi.

Onlar cennetin çocukları…

Henüz profesyonel mesafeye ihtiyaç duyup kapatmaları gereken durumları yok. Beklentileri sıfır. Çıkar amacı gütmüyorlar.

Sadece anlamak istiyorlar ve çatır çatır soruyorlar. “Siz” değil “Sen” neden tahtaya böyle yazmamı istiyorsun diyor örneğin.

Kendi adıma çok yararlandım.

Sosyal mesafe konusunu çokça konuştuğumuz şu günlerde tersinden bir örnek oluyor ama benim hoşuma gitti.

Bıkmadık mı şu profesyonel mesafelerden? Riya kokan tanımlamalardan… Abartılı övgü ve yergilerden.

Galiba çocuk safiyetine ve sadeliğine her zamandan daha çok ihtiyacımız var.

15.08.2020

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post

  • Kaidesi Olmayanın Gailesi Olur

    UĞUR CANBOLAT YANAŞIK düzen eğitimine ilk elden alınmıştık. Askerliğe dair hiçbir kuralı bilmiyorduk. Sadece akşamüzeri teslim olmamızdan sonra neredeyse üstümüze…

    Read More

  • ANLAYARAK İMAN ETTİĞİN KİTAP

    UĞUR CANBOLAT AHLÂK-I HASENE erleri, anlayarak kitaplarına iman edenler arasından çıkarlar. Her ne pahasına olursa olsun anlayarak kutsal metinlerini kaybetmemek…

    Read More

  • Şiirini Kaybeden Milletleri Felaketler Bekler

    Şiir denildiğinde sadece romantik duyguları hatırlamak, ergenlik dönemlerinin hissiyatıyla sınırlamak yanlıştır. Elbette bu duygular şiire yansır ancak şiir bunlardan ibaret…

    Read More