TALİP OLAN TÂBİ OLUR

YILLAR önce bir deyiş dinlemiştim ve içinde geçen şu cümleye çarpılmıştım. “Biz tüccar değiliz alıp satmayız.”

Yaptığım iç muhasebede ulaştığım sonuç sarsıcıydı: Çoğumuz tüccar olmuşuz.

Her şeyi ne yazık ki, alıp satıyorduk.

Daha doğru doğrusu satmak için öğreniyorduk…

Dini çevreleri ve meclisleri hobi haline getirdiğimiz zamanlarda başlayan bu durum devam ediyor. Öğrendiklerimizden şifalanmak ve irfanımızı arttırmak yerine onu başka mecralarda nasıl pazarlayacağımızı düşünür olmuştuk.

Talip olmuştuk evet, ama tâbi olmak için değil.

Oysa talep etmek, istemek olmak için olmalıydı.

Suyu emen fidanın kendisini açtırmak için bunu kullanmaması gibi bir şeydi bu…

Talebimizin, talip oluşumuzun ne kadar sahih olduğuyla ilgili mühim bir mesele.

Tâbi olmayacaksak talip oluşumuzun anlamı nedir?

Kur’an’ı yaşamamızın merkezi hâline getirmeyeceksek eğer ona talebe olma arzumuzun kök nedeni nedir dersiniz?

İzinden yürümeyeceksek Efendimize muhabbet etmemizin diğer gizli amacını bulup çözümlememiz gerekmez mi?

Öğrendiğimiz ilmi pratiğe getirmeyeceksek âlim görünmenin diğer getirilerine mi acaba kendimizi çeldirmişiz?

Ârif olmayacaksak irfan arayışımız ne işe yarayacak?

Bizi sadece ağzı kalabalık bir insan olmaktan öteye götürmeyecek bu çaba hem beyhude hem de sorumluluk içermiyor mu?

Anlaşılıyor ki, sahih bir talebe ve güçlü bir tâbi oluşa ihtiyacımız var.

Mesele mühim yani!

13.11.2020

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post

  • Kaidesi Olmayanın Gailesi Olur

    UĞUR CANBOLAT YANAŞIK düzen eğitimine ilk elden alınmıştık. Askerliğe dair hiçbir kuralı bilmiyorduk. Sadece akşamüzeri teslim olmamızdan sonra neredeyse üstümüze…

    Read More

  • ANLAYARAK İMAN ETTİĞİN KİTAP

    UĞUR CANBOLAT AHLÂK-I HASENE erleri, anlayarak kitaplarına iman edenler arasından çıkarlar. Her ne pahasına olursa olsun anlayarak kutsal metinlerini kaybetmemek…

    Read More

  • Şiirini Kaybeden Milletleri Felaketler Bekler

    Şiir denildiğinde sadece romantik duyguları hatırlamak, ergenlik dönemlerinin hissiyatıyla sınırlamak yanlıştır. Elbette bu duygular şiire yansır ancak şiir bunlardan ibaret…

    Read More