ÖĞRENİLMİŞ ÇAREMSİN

ÇARESİZLİĞİM değil çaremsin. Öğrendim bunu, gün gün, adım adım, nefes nefes.

Başkaları çaresizliği öğrenmiş olabilir ama ben çare oluşunu öğrendim. Çare olmayı bir de.

Ne vakit gönlümde en küçük bir titreşim olsa senden bir bakış geldi çarem oldun.

Ne zaman en ufak bir kırıklık hissetsem yüreğimde sımsıcak sözlerin imdadıma yetişti.

Aklımdan geçtiğinde, zihnime uğradığında, gönlüme dolduğunda hep çarem oldum.

Seni hatırlamak yetti bunun için.

İşte bu sebeple daima hatırımda tutmaya çalıştım. Hatrını âli bildim. Yere düşürmedim.

Çaresizliklerimde çarem oldun hep. Daha doğrusu çareyi gösterdin. Yönünü işaret ettin. Başka yerlerde aramanın beyhude oluşunu bellettin.

Çarenin dışarıda değil içeride olduğunu hissettirdin.

Her zaman iç yolculuğumu teşvik ettin. Bende buna uydum. Uyguladım. Kendime döndüm. Kendimdeki çarenin imkânlarını aradım. Buldum da.

Ne oldu sonunda?

İçimde Seni buldum. Hep seni buldum. Hiç başkasının izine rastlamadım.

Öğrenilmiş çaresizliklerin pabucunu dama attım.

Öğrenilmiş çarem oldun.

15.01.2019

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post

  • Esmâlardan Öze Yolculuk

    Esmâ konusunda çalışan pek çok kişinin olduğunu sosyal mecralarda reklam kokan paylaşımlar sebebiyle biliyoruz. Bu konunun hakkını veren ciddi çalışmalar…

    Read More

  • Bilgiliydi Ama Cahildi

    UĞUR CANBOLAT YILLAR önceydi. Yozgat çevresinin tanınmış âlimlerinden Halit Demirpolat Hoca ile yakın temas içerisindeydim. Her günü okuma ve onları…

    Read More

  • Deli Balta ve Boş Sandalye

    UĞUR CANBOLAT BUGÜN bahsini açmak istediğim Deli Balta, çizgilerine ve yazılarına hayran olduğum büyük usta Gürbüz Azak’ın sınır boylarında at…

    Read More