ALIŞKANLIK PERDELERİ

KENDİMİZİ en çok alışkanlık ile perdeleriz. Zihnimizde her şey rutindir. Durağandır.

Yaşadığımız her gün güneş yeniden bizi aydınlatıp selamlıyorken biz ne kadar az bu selama karşılık veriyoruz. Oysa bizimde güneşe sımsıcak merhabalarımız olmalı. Muhabbetimiz olmalı değil mi, madem evrenin ortak üyesiyiz. Birlikte şunca zamandır yeryüzü sofrasına oturmuşluğumuz var.

Alışkanlık perdeliyor bizi. Çerçeveliyor. Normalleştiriyor çevremizde olup biteni. Hayret etme yetimizi elimizden alıyor.

Oysa gece gözümüze bir çarpıp bir kaybolan ateşböceği bizi buna çağırıyor. Bir hayret selamı çakıyor bize. Gör diyor, rutinin olmadığını söylüyor. Dikkatle dinleyebilsek alışkanlığın oluşturduğu kalın perdeleri yırtmamızı istiyor.

Bu perdeler sadece gözümüzde değil üstelik. Kulaklarımız da perdeli. Öyle olmasa kâinattaki enva-i çeşit sese bu kadar sessiz kalabilir miydik hiç?

Alışkanlık perdeleri zihnimizi örtüyor. Aklımızın ışık saçmasına engel oluyor. Kalbimizin aşk ile deveran etmesine mani.

Yaşamaya mani alışkanlık perdeleri. Hapsedici. Kısıtlayıcı.

Perdeyi yırtık atma zamanı gelmedi mi hâlâ?

Ne dersiniz?

18.06.2019

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post

  • Esmâlardan Öze Yolculuk

    Esmâ konusunda çalışan pek çok kişinin olduğunu sosyal mecralarda reklam kokan paylaşımlar sebebiyle biliyoruz. Bu konunun hakkını veren ciddi çalışmalar…

    Read More

  • Bilgiliydi Ama Cahildi

    UĞUR CANBOLAT YILLAR önceydi. Yozgat çevresinin tanınmış âlimlerinden Halit Demirpolat Hoca ile yakın temas içerisindeydim. Her günü okuma ve onları…

    Read More

  • Deli Balta ve Boş Sandalye

    UĞUR CANBOLAT BUGÜN bahsini açmak istediğim Deli Balta, çizgilerine ve yazılarına hayran olduğum büyük usta Gürbüz Azak’ın sınır boylarında at…

    Read More