AMA mutluyduk, penceresi tam kapanmayan, soğukların kendini hissettirdiği evlerimiz olsa da… Sobası çekmeyen, duman içinde kaldığımız evlerimiz vardı. Ama bizler mutluyduk. Umutluyduk. İnsandık. Merhametimiz vardı, muhtacı sarıp sarmalamayı bilirdik ve bunu kimselere göstermeden yapardık. Öyle ki, kendimizden bile gizlerdik. Unutuverirdik yaptıklarımızı. Beklenti içinde değildik. İyi görünmek için çabalamazdık zira zaten iyiydik. Sadece iyi olmaya ve …
BAKMAYIN siz şimdilerde tersinin söylendiğine, bu yanlıştır. Yaşadığımız son yirmi-otuz yılın ‘Kafana takma, hayatını yaşa’ önermesi tamamıyla ‘İşe yarama’ anlamına geliyor. Oysa bizler yaşadığımız tüm imkânlar ve elde ettiğimiz konfor birilerinin bir şeyleri ‘Kafasına taktığı’ içindir. Eğer o kişiler farklı değil de herkes gibi gününü gün etmiş olsalardı belki bugün bizler ilkel bir hayat sürüyor …