UĞUR CANBOLAT DİLİN olmalı. Tatlı bir dilin… Bu nasıl olur dersen eğer; Hakktan beslenmeli, hakikati terennüm etmeli. Yönü menfaat değil gerçeklik olmalı. Gönlü adalet ile karılıp yoğrulmuş olan mü’minin dili güzellikle döner. İyilik dâneleri saçar. İnşâ edici olur yıkıcı değil… Yaraya tuz basmak hakikatin dili olmaya çalışanlara yakışır mı hiç? Ey hakikat yolunun kutlu yolcusu! …
UĞUR CANBOLAT BİR avuç küle dönüştüm de savurdun beni. Oysa ellerinin arasında hep kor olmak isterdim. Öylece kalmak isterdim. Yakmak için değil seni ısıtmak için. Her daim içini harlamak için. Kardan, kıştan, soğuktan, sert esen rüzgârlardan sakınmak isterdim seni. Oysa sen beni bir avuç küle dönüştürdün. Ve… Savurdun. … SAVURMAK bir savrulmanın neticesi miydi, bilmiyorum. …