HEPİMİZ için bu tehlike söz konusuymuş. Daha önce hiç duymadığım bir sözdü.
Eğer nefsin ve şer güçlerin etkisine açık kapı bırakırsak bu husus sadece orada kalmaz ‘Kanlı açı’ diye tarif ettiği yakın temas noktasına gelirmiş.
Kin, nefret, öfke, hiddet, haset, bencillik, faydacılık gibi kötücül yanlarımızı tamir etmeli ve çoğalmasını engellemeliyiz. Bunu başaramadığımız vakit hiç farkına varmadan bizi uyardığı noktaya gelebilirmişiz.
Çağımızda yılların yaşanan dostluklarının bozulması iyilik tarafından uzaklaşarak bu açıya yaklaşmamızdan kaynaklanıyormuş. Çoğumuzun kimseye artık güvenemeden yalnızlığı tercih ediyor olmamızda etkili olduğu da açık. Korumalı ve güvenlikli evlerde yaşamayı tercih ederken esas korunması gereken iyicil duygularımızın ve kalbimizin unutulması ne kadar da hicran verici.
Yapılacak şey belli aslında.
İyi yanlarımızı güçlendirip pekiştirerek ‘Kanlı açı’dan uzak durmak…
Gaflette bulunup yakınlaşmışsak süratle uzaklaşmanın bir yolunu bulmalıyız. Yokça bu açıdan kurtulamayıp gönlümüzün katledilmesi riski her zaman var olacaktır.
17.03.2020
