MİNNETTAR

ŞÜKRAN borçluyum sana…

Ve buna sana söylemekten o kadar mutluyum ki, anlatamam.

Ayrıca bu borcun hiç mi, hiç bitmesini de istemiyorum.

Sen beni her gün, her saat hatta her dakika borçlu bırak. Ne olur, yap bunu.

Yap ki; ben sana her an minnettar kalayım. Şükran dolayım.

Başka türlü nasıl ödenir bilmiyorum.

İnan. Çok samimiyim.

Bedel mi, eder mi tartışmasına elbette girmeyeceğim.

İster bedel, ister eder isterse ecel olsun.

Minnettarım sana.

Gönlümü ot bitmeyen yamaçlar gibi kuru olmaktan kurtardın. Yeşilin her tonuyla tanıştırdın.

Bir bakışın, ah bir bakışın bedeli nasıl ödenir?

Ya gönül okşayan bir sözün?

Ruhu derinden derine huzur iklimlerine götüren müşfik kucaklayışların?

Her türlü sıkıntıdan korumaya çabalamalarının bir ödeme şekli var mıdır başka?

Söyle var mıdır?

İşte sana söylüyorum bütün haykırışımla ve tüm dünya alfabeleriyle.

Kalbim sana minnettardır!

20.04.2018

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post

  • Hayatın Sessiz Çatlakları

    UĞUR CANBOLAT “SESSİZ çatlamalar yaşıyorum” demişti nasıl olduğunu sorduğumda. Hiç duymadığım bir kavramdı. Bu da nesi diye itiraz edecek oldum…

    Read More

  • Teber ve Muteber

    UĞUR CANBOLAT HIRPANİ kıyafetler içindeydi. Uzaktan bakıldığında korkutucu olduğunu bile söyleyebilirim ancak mesafe azalıp yüz hatlarını gördüğünüzde, konuşmasına mülaki olduğunuzda…

    Read More

  • İNKÂRDAKİ İKRAR

    UĞUR CANBOLAT AHLÂK-I HASENE erleri, kalplerindeki tasdiki dilleriyle de güçlü bir şekilde ikrar edenlerin arasından çıkarlar. İlahi vahyin sunduklarını kalpleriyle…

    Read More