ÖĞRENİLMİŞ ÇAREMSİN

ÇARESİZLİĞİM değil çaremsin. Öğrendim bunu, gün gün, adım adım, nefes nefes. Başkaları çaresizliği öğrenmiş olabilir ama ben çare oluşunu öğrendim. Çare olmayı bir de. Ne vakit gönlümde en küçük bir titreşim olsa senden bir bakış geldi çarem oldun. Ne zaman en ufak bir kırıklık hissetsem yüreğimde sımsıcak sözlerin imdadıma yetişti. Aklımdan geçtiğinde, zihnime uğradığında, gönlüme …

BİR ZAMANLAR DEĞİL ŞİMDİ…

SEVİYORDU övünmeyi. Cümlelerin ardını, sonunu bulmak mümkün değildi. Laf nereden başlarsa başlasın biteceği yeri az çok kestirebiliyorduk. Bir zamanlar ben çok zengindim. Bağlarımız üzümden geçilmez, bahçelerimizde meyvelerden basılacak yer yoktu. Zengindik ki, ne zengin. Namımız almış yürümüştü. Sürülerimizin sayısını biz değil çobanlarımız bile bilmiyordu. Evlerimiz misafirhane gibiydi. Gelmeyen gelmek ister, gelen bırakılmazdı. İkramımız bol, hürmetimiz …