AŞK AYDINLIĞI

BİR aydınlık gerek bana diyordu. İçi içine sığmıyordu ama içi sevdiğinin içine tam sığıyordu. Doluyordu her yeri kalbinin… Boşluk kalmıyordu hiç. Ona göreydi kalbi. Sevdiğinin kalbi de kendisine göre yaratılmıştı. Kalbin görevi zaten kendi gibi atan mukabil bir kalp bulmak değil midir? Onunla hemdem olmak değil midir? An be an, dem be dem vurmak değil …

KİMİNDİR KELİMELER?

UZUN BİR SUSUŞTU BU… Ah sevdiğim böyle aniden susma!.. Bu ani susuşların bende tedirginliğe sebep oluyor. Yorumlamakta zorlanıyorum.   Gerçi “Susmamızdan anlamayan konuşmamızdan ne anlasın” anlayışını da kabullenirim. Ama ani susmalar beni yine de kaygılandırır. Bunlar zihnimde fırtına öncesi sessizlik duygusu uyandırır. Yine de ‘Hükmüne mahkûmum…’ Gönüllülük bu… Razı oluş hâli… Ve en zor ulaşılan …