UYKU tutmamış, uyanmıştım. Hayli sıkıntılı bir geceydi sebebini bilmediğim. Elleri dizlerindeydi. Namaz oturuşunda olduğu gibi bir edep hâli içindeydi. Önce konuşuyor sandım, sonra yok, yok dua ediyor diye düşündüm. İçimden bir itiraz yükseldi aynı anda: Dua da bir konuşma değil mi zaten. Evet, öyledir. Dua en muazzam konuşmalardandır. Beni tereddüde düşüren ellerinin dizlerinde oluşuydu. Demek …
ÖTESİ berisi yok, çağrılıyız. Üstelik bu çağrılar çeşitli yönlerden durmaksızın devam ediyor. Dikkatimizi doğru tutamaz, zamanı okuyamazsak bir o çağrıya, bir bu çağrıya kulak veririz. Bu sürekli kıble değişimi anlamına gelir. Yani istikamet sorunu yaşarız. Ve asla menzile vasıl olma imkânı da bulamayız. Nasıl ulaşılabilsin ki?! Bir miktar şu yöne, azıcık öte tarafa, bazen de …