PARILDIYORDU. Işıl ışıldı. İçi mi dışından parlak, dışı mı içinden tereddüde düşerdiniz. Göz kamaştırıcıydı. Çocuklar gibi şendi içi. Saçını rüzgârlara bırakmış gibiydi. Göz bebeklerinde güneşi saklıyordu sanki. Sadece sevdiğini ısıtmak için. Ben ışıl ışıl olmalıyım ki, sevdiğim de ışısın. Sadece bu mu? Hayır. Gözünü de benden alamasın. Gönlünü benden alamadığı, hep benle dolu olduğu gibi …
OLUMSUZ her şeye diren. Direnmek kişiye mukavemet kazandırır. Güçlendirir. Demir, demirciye direnmeden iyi kılıç olmaz. Çekiçlenmeye direnecek, ateşe, suya direnecek. Direnecek ki; kıvam bulsun. Sende öyle ol. Rüzgâra diren, yolunu değiştirme. Mevsimlere diren. Diren ki; bir sonraki iklimin nimetlerine erişesin. Yokluğa direnmeden, çabalamadan bolluğa erilmez. Varlığa da diren mümkünse… O halinin daimi olacağını düşünme. Tedbir …