DEDİ Kİ, değerli şeyleri en iyi sır saklayan toprağa emanet etmeli. Ben de öyle yaptım. O şimdi toprağın saklısıdır. Gömüdür. Definemdir benim. Gönülse sırrımın sırrı olan toprağımdır. Kimi vakit azcık üstünü eşelerim… Önce mis gibi kokusunu salar yüzüme. Sonra solmuş olan yüzüm aydınlanır. Kutlulanır. İnsan en değerli şeyleri saklar. Benim senden daha değerli bir varlığım …
HEP öyle hissettim seni… Benim ekmek arası helvam gibiydin. Dışarıdan bakıldığında birilerine belki de çok basit gelecek. Olsun. Ekmek kutsalım benim. Nimet. Ekmeğin küstüğü haneler yıkılmaya ramak kalmış ailelerdir. Öyle bellettiler bize. Aziz olan ekmeğin arasına koyduğum helva çocukluğumun nasıl en kıymetlisiyse sen de benim için öylesin. Kıymetlisin. Kutsisin. Doyuranımsın, doyamadığım. Ve ekmeğimin arasına koymaktan …