KISA KISA GÖNÜL NAĞMELERİ

UĞUR CANBOLAT BAL DİLLİ ÖYLE gönül alıcı konuşuyordu ki onu anarken içinden ‘Bal dillim’ diyordu. Onun bal dili yüreğini onarıyordu. Sessizliğinde ses idi onun için. Gecenin karanlığına düştüğünde onu hatırına getiriyordu. Ve hemen içi aydınlanıyordu. İç aydınlanınca dışın hiç hükmü kalır mı? O gündüzün yorgunluklarını, kendi iç telaşlarını ‘Bal dilli’si ile aşıyordu. Ne vakit ‘Bal …

ŞU AN İSTEDİĞİN İLE ÇOK İSTEDİĞİN…

UĞUR CANBOLAT OTUZ yıl kadar önceydi. Neredeyse her hafta sonu Adapazarı’na gidiyordum. Hem çalıştığım derginin idaresi oradaydı hem de benim için önemli bir çekim merkezi olan amcam orada yaşıyordu. Burada tamamlanıyordum. Eksiklerim izale oluyor, kıymet bulduğum için kendimi onarıyordum. Süleyman amcamın hatırı sayılır bir kütüphanesi vardı. Kendimi kitapların arasında kaybedip merhum Günay yengemin getirdiği çayla …