ANLAMA EYLEMİ

UĞUR CANBOLAT

ANLAMA eylemi hayata anlam katan en önemli ve belirleyici faaliyetlerimizin başında gelir.

Aynı zamanda güzel ahlakın en mühim umdelerinden birisidir.

Değer üretme konusunda bir sancımız varsa eğer önce anlama eylemiyle buna başlamalıyız.

Anlama gayretini yüklenmediğimiz hiçbir hususta ahlâk-ı haseneye uygun bir üretim gerçekleştiremeyiz.

Bu hayatımızın birincil görevlerinden olmalıdır.

Anlamadan anlam üretemeyiz.

Hayata katkıda bulunamayız.

Kendimize ve başkalarına yararlı işler geliştiremeyiz.

İnsanlığın hayrına bilgi imal edemeyiz.

Kâinatı düzenleyen ve insanlığın hizmetine sunan yorgunlukları göğüsleyemeyiz.

Yani ilk çalışacağımız ders anlamak olmalıdır.

Yüce Rabbimiz bize anlamamız için kelamını göndermedi mi?

Bunu kolaylaştırmak için nebiler irsal etmedi mi?

Âlimler bunun için diz çürütmediler mi?

Ârifler sırf bu sebeple sürekli yüreklerini yoklamadılar mı?

Âşıklar bu nedenle gözyaşlarına gark olmadılar mı?

Anneler çocuklarının ıstıraplarını anlamak ve gidermek için gecenin karanlıklarını sabahın aydınlığına bağlayıp güneşi mahmur gözlerle karşılamadılar mı?

Mühendisler kolay yollarla sevdiklerimize ulaşalım diye bizlerin rahatlığını önemseyip dağı taşı delip tüneller kurmadılar mı?

Teker bunun için bulunmadı mı?

Ateş bunun için keşfedilmedi mi?

Lisanları Rabbimiz birbirimizi anlayalım diye yaratmadı mı?

Gözler sevince ve hüzne ortak olsun diye var edilmedi mi?

Akıllar bunun ışıldayıp, kalpler bunun için heyecanlanmadı mı?

Güzel ahlakın temsilcisi olmak isteyen şahıslar işte bu sebeplerle evvela anlama eylemini ciddiye almalıdır.

Birbirini anlayan iki kişiden başka dünyayı güzel kılan başka kaç husustan söz edebiliriz ki!

Ey hakikat yolunun hakikatli yolcusu!

Anlamak yorucu değil mi dersen eğer evet, yorucudur.

Aynı zamanda yoğurucudur da…

İnsanı insana bağlar.

Kalbi kalple buluşturur.

Aklı başka akıllarla zenginleştirir.

Paylaşımı netice verir.

Anlama eylemi aynı zamanda anlaşılmayı getirir beraberinde…

Birbirini tetikler, bereketli kılar.

Birbirini anlamayanları dünyayı talan ettiğini hatırladığımızda bunun neden ahlâk-ı hasenenin bir unsuru olduğunu rahatlıkla anlayabiliriz.

Anlamak sakinlik ister evvela, sabrı kuşanmayı gerektirir.

Sadece benim bildiğim ve inandıklarım doğrudur yanılsamasını izale eder.

Muhatabına değer vermeyi, dikkate almayı zorunlu kılar.

Allah’ın yarattığı canlı ve cansız ne varsa hepsine saygı duymaya çağırır.

Anlamları üzerinde düşünmeyi mecburi istikamet olarak gösterir.

Kendilik bilincine ulaşmanın ve hadiseleri doğru tevil etmenin yegâne yolu anlamaktan geçer.

Güzel ahlaktan dem vurup anlama eyleminden kaçmak erdemler konusunda çuvallamakla sonuçlar.

Ki, yaşadığımız budur!

28.10.2022

https://www.kendilikbilinci.com/yazilar/anlama-eylemi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir