Bilenin Malumu Olan Meçhulüz Biz

UĞUR CANBOLAT

GİZEMLİ olmayı severdi. Kolay kolay kendini açık etmezdi. Mestur yaşardı.

Sabah namazlarını her gün şehrin bir başka camisinde kılar namaz çıkışı caminin bahçesinde veya çay ocağında insanların içine karışır muhabbetleri sessizce dinlerdi.

Çoğunlukla bu böyle olurken bazı uyanık kalpler kendisinde bir şeyler sezdiğinde onlara yakınlık gösterir kalbini onlara katık ederdi.

Bu sebeple neredeyse her semtte kendisine aşina olanlar bulunurdu.

Kim olduğunu soranlar olduğundaysa isim cisim belirtmez sadece “Bilenin malumu olan meçhulüz biz” diyerek kapatırdı meseleyi.

“YÂRİN sinesinde gizli olmak kadar muhteşem bir şey ver mı erenler” cümlesi de onun dilinden kolay kolay düşmezdi.

Varlığı yoklukta bulmuştu belli ki… Aşikâr olmayı değil nihan olmayı seçmişti. Hayatı yaşama üslubu buydu. Kim bilir, tevazu perdesinin yıkılıp kibre bulaşmamak için kendine mahsus geliştirdiği bir yöntemdi. Klasik edebiyatımızda sıkça kullanılan “Nihan” onun yaşam örtüsü olmuştu.

NİHAN, özlenip beklenen demek. Sadece birbirinin bildiği gayrıya kapalı olan bir durum.

Burada bekleyen ve beklenen kim belli değildir, sırdır.

Yeryüzünün üstünde gökyüzünün altında nicesi vardır ama onlar sadece birbirinin malumu, diğerlerinin meçhulüdürler.

Ayan olmazlar. Biri diğerinin gözbebeğidir ve oraya bakmak başkasına yasaktır.

Gözbebeğinde saklanan, saklanılanındır.

MEST-İ NAZ olanlar içindir orası. Başkası onun yükünü çekemez.

Gönül coşkusunun taşmasıyla meydana gelen bir aşk sarhoşluğudur ki, atılan naraları sadece sahibi duyar.

Naz zaten biraz da nihan olmak, görünmemektir. Sır olmak, sırlı olmaktır.

Meçhul perdesini üstüne çekmektir ki, gerçekten mest-i naz olanlar fark edip bulurlar onu.

Yaban gönüllere, hoyrat yüreklere, küstah gözlere görünmezler.

Gözlerden saklanması aidiyet duyduğu gönle kendini teslim etmesi için gizlenmesidir.

DERİN anlamlar taşır.

Yüzeysel olanların bu meydanda ne işleri olur.

Onlar zaten buraya yaklaşamazlar.

Şairlerimizin sıklıkla kullandığı bu kavramın mahrem muhtevasına dahil olmak cevherin sağlam olmasını gerektirir. Çürüklerin işi olmaz burada.

İNCİ gibi zarif olmayı gerektirir.

Kıymetin kameti nispetinde olduğunu idrak edenler değerlerini arttırmak için kametlerini güçlendirirler. “Kanatlı kapının demir sürgüsünü” açmak ancak gözü mânâdan sürmeli olanlara nasiptir.

Estetik bakışı gerektirir, göz terbiyesini mecburi kılar. Ki, bu yürek yurdunda aşk talimi yapanların kârıdır.

İncelik, incelikli mevzularla hemhal olarak kazanılır. Emek yoğun bir gönlün marifetidir.

Bu toprakların en mühim elementi olan derin inceliklere sahip olmak elbette bir terbiye işidir.

ZEKİ MÜREN’İN okuduğu Hacı Faik Bey’in rast bestesi olan “Nihansın dideden ey mest-i nazım
/ Bana sensiz cihanda can ne lazım” ş
arkısını sürekli dinlemesi belki de tüm bu anlamları içinde barındırdığı içindi, bilmiyorum.

İnceliğin, zarafetin, anlamlı derinliklerin yerini kabalıklara, yapaylıklara bıraktığı günümüz dünyasında elbette “Bilenin malumu olan meçhulleri” anlamak kolay olmayacaktır.

Ama yılmamalıyız. Usanç getirmemeliyiz. Gayretimiz her daim yanımızda olmalı.

Selfie çılgınlıklarının sürgit devam ettiği bu çağda sanki saklı güzelliklere ihtiyacımız çokça var.

NİHAN olmalıyız.

Gözlerden saklanıp gönüllerde var olmanın bir yolunu bulmalıyız.

Görünür olmak değil gerçekten var olmak, hakikat nezdinde değer bulmak böyle mümkün olacak.

“Ben bir bilenin malumuyum, gayrısına meçhulüm” diyemediğimiz sürece yapay oluşturulan yalancı denizlerin elle yontulmuş sahte gemileri gibi cansız ve yönsüz kalacağız.

Yârin gönlünde diri olmayanın ölüden ne farkı vardır ki…

Ali gibi yaşayıp meydanın merdi, Aişe gibi bir hayat sürüp dürüstlüğün ve ilmi cesaretin simgesi, Fatıma anamız gibi kalbin semasının derinliklerinde var olup kevser olmak istiyorsak birazcık durup nefes alarak hayatın aşk vakfesine durmamız elzem.

Gözden ırak, mest eden sözlerle kalplerini canlandıranlardan olabilmek niyazıyla…

Ya Selam!
13.01.2025

https://www.istiklal.com.tr/bilenin-malumu-olan-mechuluz-biz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir