MAHREMİYET AHLÂKI VE YARIM PERDE

UĞUR CANBOLAT

AHLÂK-I HASENE erleri yaşamlarında mahremiyete bürünürler.

Zaten başkalarının günahlarını tecessüs etmedikleri bilinir ancak kendi mahremiyetlerine de aynı özeni gösterirler.

Kendilerini ifşa etmezler.

Kulluk gereği kabahatleri elbette olacaktır ama bunu asla aleni yapmazlar.

Günah ve kusurlarına başkalarını şahit tutmazlar.

Onları bu seyyielerine ortak etmezler.

Kısacası teşhirci değillerdir.

Kendi kozalarında tevazu ile yaşayıp giderler.

Bilinmelidir ki, mahremiyet sadece kusurlarla sınırlı değildir.

Güzel ahlak yolcuları suçlarını açığa vurmadıkları gibi hayır ve hasenatlarını da göstererek yapmazlar.

Riya olarak bildiğimiz gösterişten alabildiğine kaçarlar.

Kalplerinin güzelliklerini ehil olmayanlara açmazlar.

Nadanı gönül zevklerine aşina kılarak onların kıskançlıklarını üzerlerine çekip günaha sebebiyet vermezler.

Onların mahremiyet algısı çift yönlü çalışır kısacası.

Duaları aleni değildir. Zikirlerini insanların gözlerine sokmazlar.

Tüm bunlar kendileri ile Rableri arasındadır.

Bu meseleyi derinden özümseyen Anadolu irfanına sahip olan insanlar eskiden sahip oldukları lokantaların camlarını bile yarım perde ile kapatırlardı.

Böylece birilerinin varlık budalası gibi gösteriş yapmalarına sebebiyet verip imkânı olmayanların heveslerini kabartmazlardı.

Düşmanlıklarını çekmekten imtina ederlerdi.

Ey hakikat yolunun mahremiyeti anlayan sahih yolcusu!

Mahremiyeti iki uçlu olarak düşünmelisin.

Ne günahını afişe etmelisin ne de iyiliklerini.

Ne bağırarak kabahat işlemelisin ne de çığlık atarak iyilikler yapmalısın.

Kendini alıkoyamadığın kusurlarını nasıl gizli işliyorsan Rabbinin sana lütfettiği iyilik çalışmalarına da aynı özeni göstermelisin.

Allah’ın üzerimize farz kıldığı kulluk görevlerimizin dışında ifa etmeye çalıştığın iyilikleri mahremiyeti dikkate alarak yapmalısın.

Bu, iyiliğin dokunduğu kişileri incitmemen bakımından da çok önemlidir.

Kötülüklerle insanları travma edilebildiğin gibi iyiliklerle de bunun olabileceğini hesaba katmalısın.

Ecdadımızın neden sadaka taşları gibi incelikli bir buluşa imza attığı üzerinde düşünmelisin.

Hayat varlık ve yokluk sınavıdır.

İkisiyle de imtihan ediliriz.

Yüksek erdem yolcuları her iki hâlin de bizler için olduğunu bilerek hareket ederler.

Şimdi varlık sahibi olabilirsin ama ileride hayatın hangi sıkı sınavlardan geçeceğini bilemezsin.

Günler insanlar arasında dolaşıp durur.

Gelecekte darlık imtihanı ile sınanmayacağının garantisini kim verebilir?

O halde uyanık olmalısın.

Sana darlık zamanında yapılmasını istemediğin şeyleri şu anda sen de başkalarına reva görmemelisin.

Kısacası hayat mahremiyettir.

Bu peçe kaldırılmamalıdır.

Şımarıklık Rabbimizin sevmediği huylardandır.

Mahremiyet ahlakına sahip olanlar şımarmak yerine kendilerine iyilik yapmayı nasip edene gizliliğe dikkat ederek şükredenlerdir.

22.09.2023

https://kendilikbilinci.com/yazilar/mahremiyet-ahlki-ve-yarim-perde

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir