UĞUR CANBOLAT BABASINDAN yana şanslı değildi. Babası da babasından yana aynıydı. Ceberut bir babanın elinden çıktığından bıçak gibiydi. Çift taraflı keserdi. Kısacası bıçak sırtı bir hayatı olmuştu. Söz ne açıdan ve hangi maksatla söylenirse söylensin mutlaka kendine göre yanlış bir damar bulur ve buradan ilerlerdi. Haksız çıkmazdı asla. Kendine dair güçlü savunmaları vardı. İkna edilmesi …
UĞUR CANBOLAT SAKİN bir gece geçirmiştim. Uzun zamandır ilk kez harika bir uyku çekmiştim üstelik. Üzerime sükûnet elbisesi giymiş gibiydim. Yolundaydı her şey kısacası. Bunun üzerine işe gitmek istememiş kendimi izinli saymıştım. Eşe dosta uğrar, esnaftan tanıdıklarımı selamlar bir iki lakırdı ederek günü tamamlamayı planladım. “Avarelik güzelmiş” diyerek başladım planımı uygulamaya. İyi de oldu. Muhabbetler …