SIFIR NOKTASI VE KAYNAMA

UĞUR CANBOLAT

DÜNYANIN tüm varlığı ve bütün ağırlığı ile insanın başına yıkıldığı zamanlar vardır.

Nefes alamadığını düşünürsün.

Hiçbir hayat emaresi kalmamıştır.

Her şey olup bitmiş, defter dürülüp kapatılmış ve rafa kaldırılmıştır.

Yâr, ağyar olmuştur.

Aile lime lime olmuş ve her parçası evrenin bir köşesine fırlatılmıştır.

Dostluklar yerini düşmanlığa, kine ve nefrete bırakmıştır.

Arkadaşlar artık arka vermediğinden yaslandığın dağlar eriyip gitmiş ortada bir başına kalakalmışsındır.

Tanıdıklar artık tanımazlıktan gelip yollarını bir kilometre öteden değiştirip yan sokaklara sapmaya çoktan başlamıştır.

O kadar ki, su içtiğin kurnalar bile kurumuştur.

Bildiğin sîmalar silikleşmiş, tanıdığın ses ve seslenişler duyulmaz olmuş, tokalaştığın eller yabanlaşmıştır.

Göz aşinalığı yitip gitmiştir.

Gönül tanışıklığı zaten epeycedir kaybolmuştur.

Hangisi önceydi hangisi sonraydı diye içinden tartışıp dursan bile değişen bir şey olmuyor ve hiçbir tilkinin kuyruğu artık ne yapsan da diğerine değmiyordur.

Minareden merhametli bir müezzin senin için sala verse bile hatırlayıp, bir zamanların hürmetine de olsa saf tutacak beli bükük, ayağı topal, gözü görmez, kulağı işitmez bir âdemoğlu dahi bulunamıyordur.

“Dem bu demdir” diyerek muhabbeti harladıkların toz olmuştur.

“An bu andır” diyerek coşkunun en coşkulusunu yaşadıkların araziye nicedir uyum sağlamışlardır.

Günler birbirinin üstüne devrilip gitmiş, hâtıralar hatırlardan silinmiştir.

Kıymet yerlere dökülmüş, değerin ederi kalmamıştır.

Yani sıfır noktasındasındır!

İNSAN bu, halden hâle evrilip durur.

Dünya döner, devir değişir ve her şey tersyüz olur.

Çaresizliğin dibi görünmez. Düştükçe düşersin.

İşte sıfır noktası denen burası aslında tam da kaynama noktasıdır.

Gerçek iman olan Allah’a güvenin varsa her an bir umut vardır.

Tutacak bir tutamak, sarılacak bir kulp her daim mevcuttur.

İman ve ikrar için en kritik eşik burasıdır.

Turnusol kağıdı gibi imanın olup olmadığı ya da ne kadar olup olmadığının test edildiği yerdir.

İman varsa imkân vardır. İkrar varsa yol açıktır.

İhlas varsa sıçrama yapmak mümkündür.

Hakikat kazanında kaynamak aslında burada mümkündür.

Tozlar savrulur, çiğlikler pişer, hamlıklar olgunlukla sonuçlanır.

Tüm mesele kaynama noktasında kanıta dayalı, vahye uygun bir iman, Resulün örnekliğine mutabık bir baş eğiştir.

Varsa, varsın, yoksa yok!

SIFIR NOKTASI hakikatli hayatının ilk günüdür.

Hesaptan evvel kendini hesaba çekme yeridir.

Muhasebedir. Murakabedir. Doğru bir mukabeledir.

Azap eleğinde elenmektir.

Gerçekçi bir tahlil, samimiyete dayalı bir çözümleme ve çözümlenmedir.

Arınmanın sahih durağıdır yani…

Ölmezlik sırrının ilk tadıldığı merkezdir.

YÖNTEM BİLİMİ alanında kullanılan bir terimdir ama ine çıka, düşe kalka yaşadığımız hayatımızı da tanımlar. Mutlak sıfır, atomların hiç hareket etmemesi ve titreşmemesi deseler de hiçliğin fiziğini tarif edenler, bu imkânsızdır.

İnanmayın.

İmanımız sahihse sıfır noktası bizim için bir kaynamadır.

Hareketin deviniminin en yüksek olduğu noktadır.

Yeni bir başlangıç, taze bir besmeledir.

Yeter ki, idrakimizi kaybetmeyelim ve bir kalbimiz ile aklımızın olduğunu unutmayalım.

Dayanağımız Allah, kaynağımız Kur’an’dır şuurunu her an canlı ve taze tutalım.

Ya Selâm!

06.09.2023

https://www.istiklal.com.tr/kose-yazisi/sifir-noktasi-ve-kaynama/787875

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir