Şiirler Konsun Kalbimize

UĞUR CANBOLAT

VAKTİDİR…

Yoksa bu dünya hararetinden nasıl serinleyebiliriz ki!

Kalbimizi karartan zulmetten başka türlü nasıl asude kalabiliriz…

Ruhumuzun çığlıkları kalbimizin dallarına konsun.

Ve şiir olsunlar.

ŞİİRİ kurmak hiç kolay değildir.

Duygusu, düşüncesi, sancısı vardır.

Penceresi açık bırakılmış geceleri pek çoktur.

Ancak…

Matematiği de vardır. Hesabı, kitabı yapılır…

Kalpten çıkan yakası açık anlamlar bu ince işçilikle düzene konulur.

Akış zedelenmeden, mânâ kuşu kaçırılmadan, imgeler tahrip edilmeden…

ŞAİR şiirinde saklar kendini.

Her zaman aşikâr olmak demek değildir yazmak.

Şiir haykırır, vaveylayı yükseltir asumana.

Şair ise bu seslerin anaforunda sükût eder…

AŞKA yaslanır şiir.

Dayanağı sevdasıdır. Sancılarıdır. Söylenmeyenleri söyleyebilme, denizi kelimelere doldurmaktır.

Bu ise ancak heyecanla devinen bir kalbin kelimelere bürünmüş mestur oluşuyla husule gelir.

Şair anlaşılır mı bilemem ama şiir anlaşılmalıdır. Dili çözülmeli, meramı kavranmalıdır.

Vaktin şahidi olan şair dizeleriyle o şehadetine bizim de kalbimiz ortak etmek ister.

ÜÇ şiir kitabı var masamda…

Şairlerinin ilk eserleri. Heyecan dorukta. Buharları üzerinde. Tütüyor.

Göz kırpıyorlar biteviye… Çağrıları güçlü, ısrarları samimi, azimleri kavi.

YEDİ İKLİMDEN ÖTEYE ZÜMRÜD-Ü ANKA

Ateş Yayınları arasından okuyucularını selamlıyor. Köşe yazıları da kaleme alan Mahperi Türkan Kafkas Sezer imzalı. Babaya ithaf ile başlıyor. Yüz yedi sayfa. Şirin. Gülümsüyor. İstanbul gibi. Maviliği başka. Gündüzü mahşer gecesi kısmen sükûnet dolu.

Yazarı gönderirken şu şekilde imzalamış:

Saygıdeğer Uğur Canbolat Hocamıza ilmek ilmek kılavuzluğu için; samimiyeti için teşekkür ediyorum.

Tek bir kelime ile bütün konuyu özetleyen bir yazar tanıdım. Hayır ve sağlıkla nice okuma ve yazmalarınız olsun selam ve saygı ile…”

Teşekkür ederim.

TALAY. Noktalarımızı, aynı cümlelere koyamadık.

Seçil Ofset tarafından basılmış bir şahsi yayın. Yazarı Gülcihan Bilim Demirci. Yüz dört sayfa.

Şiirler tarihlendirilmiş. Bir nevi gönül güncesi. Gizemli. Gecenin kokusu sinmiş gibi. Ay gibi parlıyor dizeler derken buluta girdiğiniz de oluyor. Yıldızlar hep mütebessim. Minik dokunuşlar yapıyor şavkıyla kalbinize. Şaşırtıyor da… Anlamak için an’ların farkına varıp muhabbet bohçasını açmalısınız. Sırlı. Hem faş ediyor hem de üzerine muhabbet perdesini geriyor. Şevkine varmanız için aşktan nasip almanız gerek.

Babaya ithaf edilmiş. Makâmı, mekânı gönüllerde hatıralarla makes bulmuş bir babaya…

Şu cümlelerle imzalanmış:

“Uğur abi,

Hep orada, hep var’lardansın… Yıllar sonra (benden beklentisi olanlardan olarak) sana da hoşluklar getirmesi dileğiylr… Sonunda aranıza katılmama atfen😊

Talay, sana da Uğur getirsin.”

Muhabbetlerimle…

ÖZGÜRLÜK KANATLARIMI KIRMAKTIR ŞİMDİ.

Ahenk Kitap tarafından neşredilmiş. Yüz on dokuz sayfa.

Kelime kuşlarını havalandırıyor bir türküyü gönüllere salar gibi. Her güne ölüm düşen dünyada hayallerin ortasına vurgun yemeye çağırıyor. Tarifsiz çığlıkların arasında bir savaş meydanı burası.

Sancılanmış bir kalbin sevda nöbetlerinde sessiz infilaklarla üretilmiş şiirler konduruyor ruhumuza.

Kırılan kanatlara rağmen uçma dersleri veriyor dizelerle. Keşfi düşe mağlup olmuş kelimelerle…

Her yazmaktan vazgeçişte hediyelerle teşvik eden bir babaya ithaf edilmiş yine.

Şöyle imzalamış Birsen Çay kitabını gönderirken:

“Kıymetli Uğur Canbolat Hocama. İlham olan varlığınıza…”

Teşekkür ederim.

BELLİ Kİ kızların babalarla bir muhabbet meselesi var. Bir sevda bir aşk mevzusu mevcut.

Şiirden kanatlarını o mübarek şefkatin kollarında açmışlar.

İyi ki de açmışlar. Çünkü kalbimize konduruyorlar.

Her üç şairimizi de tebrik ediyor kitaplarına güzel bahtlar diliyorum.

Ya Selam!

30.06.2025

https://www.istiklal.com.tr/siirler-konsun-kalbimize

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir