KAÇIŞ

UĞUR CANBOLAT

HEPİMİZ bir kaçışın peşindeyiz.

Neredeyse tüm eylemlerimiz buna yönelik olarak ortaya çıkıyor.

İnkâr etsek de ikrar etsek de durum bu.

Değişmiyor.

Elbette sizi ikna etmenin peşine düşmeyeceğim, sadece azıcık düşünmeye dâvet edeceğim.

Hepsi bu.

İNSANLIĞIN tek istikâmeti vardır: Kaçış.

Tasadan kaçış.

Kederden kaçış.

Üzülmekten kaçış.

Değer bulamamaktan kaçış.

İyi bilinmemekten kaçış.

Unutulmaktan kaçış.

İşe yaramamaktan kaçış.

Anlaşılmamaktan kaçış.

Sevilmemekten kaçış.

Huzur bulamamaktan, mutluluğa erişememekten kaçış.

Aç kalmaktan kaçış.

Yalnızlıktan kaçış.

Bilgisizlikten kaçış.

Görgüsüzlükten kaçış.

Fakirlikten kaçış.

Ruhi yoksulluktan kaçış.

Belirsizlikten kaçış.

Çelişkilerden kaçış.

Hâsılı hepimiz bir şeylerden kaçıp duruyoruz.

YUKARIDAKİ maddeleri ve daha fazlasını özetleyecek cümle ise şu olabilir: Üzülmekten kaçış.

Buna siz isterseniz tasadan kaçış da diyebilirsiniz, bilemem.

Nasıl adlandırırsak adlandıralım öz aynı, durum değişmiyor.

Hepimiz ayrı hususlarda da olsa kaçıyoruz.

Kimimiz bundan, bazımız şundan, bir kısmımız ise ötekinden…

Hep bir kaçış hâlindeyiz.

ZENGİNLİK hülyası kuranlar belki de ruhlarını ezip bitiren yoksulluk korkusunu bastırmak için kaçıyorlar.

Şöhret ve üne kavuşmak isteyenler başkaları tarafından küçümsenmekten, işe yaramaz görülmekten, değersizlik hissinden kaçıyorlar.

Yoksunluk ve yoksulluktan kaçanların bazıları kendilerini kumarın ve bin bir çeşit bağımlılığın veya hazların pençesine düşüyor. Ama sonuçta bu yine bir kaçış…

Cehaletten kaçanlar ilme yöneliyorlar ama doğru tercihler yapamadıkları vakit yanlış bilgilerin büyüleyici ağına düşüyorlar.

Sürekli bir şeyler dinleyenler de durmadan konuşanlar da sessizlikten kaçıyorlardır kim bilir?

Sonuçta bu da kaçışın bir türü…

Gençliğimizde saatlerce ata atlayıp dol dizgin sürmemiz köyden bir kaçış değil miydi?

Saatlerce tahta sandalye üstünde ve yoğun duman altında kahvehanede zamanını öldürenler acaba nelerden kaçıyorlardı?

Kendini işine güya adayıp işkolik olanlar hangi kaçışların peşinde dersiniz?

Saatlerce yalnız başına yürüyenler spor yapmanın yanı sıra hangi rahatsız edici düşüncelerden kaçıyorlar acaba?

KAÇIŞLARIMIZI doğru yöne yöneltebilirsek kazanan biz oluruz.

Çelişkilerimizi çözümlemek için kaçarız. Kaygılarımızı bertaraf edip kurtulmak için kaçarız.

Korkularımızı yenmek için kaçarız, evet ama bunu doğru yapmalıyız.

Düşünülmüş, planlanmış kaçışlar olmalı.

Kötülükten iyiye mesela.

Çirkinlikten güzelliğe örneğin.

Savurganlıktan tutumluluğa…

Cehaletten ilme, irfana, iz’ana kaçmalıyız.

Madem insanlık var olduğundan beri kaçış hâlinde ve biz onun kaçınılmaz bir parçasıyız, o halde kaçışlarımız bâtıldan hakka olmalı.

Eğer öyleyse mübarek olsun.

Ya Selâm!

21.11.2022

https://www.istiklal.com.tr/kose-yazisi/kacis/723338

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir