TOMBİK KADIN’IN OĞLU CEM SANCAR’LA SELAMLAŞMA

UĞUR CANBOLAT

ÜSKÜDAR’IN sürprizlerini pek severim.

Şaşırtır beni.

Ne vakit ana caddelerinde yahut ara sokaklarında dolaşsam beni boş çevirmez.

Sevindirir. Gönendirir.

Uzun zamandır içimde demlenen hasretlerin sahiplerini çıkarıverir karşıma.

Mutlu, mesut dönerim eve.

ÖNCEKİ gece uzun bir aradan sonra yine Doç. Dr. Ayhan Öz, Uzun Hava Ferit Altınışık ve eşleri ile Üsküdar’ı arşınlıyorduk.

İlkin epeycedir görüşemediğimiz yazar Tarık Tufan ile karşılaşıp kucaklaştık. Son zamanlarda ekran performansı gözlerden kaçmayan gazeteci Faruk Aksoy yine kendisini çevreleyenlerle hararetli bir sohbetin içinde olduklarından merhabalaşamasak bile kendimizi selamlaşmış sayıp yürümeye devam ettik. Sahili adımlarken Zanzibar’dan gelen Halime Güven ve biraz önce kendisinden bahis açtığımız yeğenim Burak Zeyd Canbolat ile yüz yüze geldik.

Bir önceki gecenin sürprizleri arasında ise yazar ve şair Mahmut Topbaşlı ve Ersin Karaca’nın yanı sıra hattat Figen Özer vardı.

KALABALIKLARIN adamı olamadığımdan hep tenhaları sevdim.

Bunda elbette yazar ve tasavvuf adamı Mustafa Özdamar’ın etkisini inkâr edemem.

Yıllardır evimizin kızı olan değerli kardeşim Nebiye Şirin ile Cem Bitgül’ün hayatlarını birleştirme töreni olan nikahlarına katılıp mutluluklarına tanık olduktan sonra kalabalıktan kaçıp aşağıya inmiş şair Şakir Kurtulmuş, dönerci can dost Murat Usta, www.kendilikbilinci.com sitesinin yazarları Hatice Fahrunnisa ve Sekant Devişoğlu ile Cuma akşamlarımızın klasiği hâline gelen “Türkülü Muhabbetler”in sazendeleri Şevket Ejder ile Salih Emrah Zorbacı’yı beklerken iki muhteşem gözle karşılaştım.

CEM SANCAR’IN gözleriydi onlar.

Ustam saydığım ressam ve yazar Gürbüz Azak’ın “Muhakkak okunmalı” dediği yazar Cem Sancar’ın gözleri.

Şimdilerde Sabah Gazetesi Pazar ekinde kaleminden gönül neşveleri damlatıyor.

Önceleri pek çok başka yerlerde bulunmuş.

Yazmış.

Dergiler yönetmiş.

O, hayalperest ve büyük kalpli Tombik Kadın’ın büyük oğlu.

Hikâyesi şuracıkta: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/sancar/2022/11/13/medya-ve-tombik-kadin

USTA biz orada dostlarla otururken belirivermişti.

Demiştim ya Üsküdar’ın sürprizleri mühimdir diye.

İşte o anlardan biriydi.

Ben bir tereddüt ve şaşkınlık hâli yaşarken üstat Cem Sancar muhteşem bir tevazu ile “Siz o kardeşimizsiniz” deyiverdi.

Ne büyük bir iltifat.

Ve ne muhteşem bir zarafet…

İstanbullu olmanın asaleti ve inceliği bir araya geldiğinde ortaya çıkan tabloya hayran olmamak mümkün müdür?

Selamlaştık, tokalaştık.

Etkisinde kaldım tabi bu muhteşem karşılaşmanın.

Dostlara üstadı okuyup okumadıklarını sordum. Gürbüz Azak’ın önerisini kendileriyle paylaştım.

Biz önümüzdeki haftalarda “Türkülü Muhabbetleri” taşımayı tasarladığımız Uncular Caddesindeki “Nostro Caffe”ye geçip muhabbeti harladığımızda hâlâ bu hoş karşılaşmanın etkisindeydim.

Çok geçmeden bir tevazu ve incelik örneği daha telefonumdan tebessümle göz kırptı.

“Güzel insan, bir vakit bulalım da iki satır laf edelim. Selam, sevgi.”

Çok isterim, bir bahtiyarlık vesilesi benim için.

TENHA insanları severim.

Yürekleri güzelliğin bayram yerleridir.

Oradan esenlik ve mutluluk rüzgârları eser yüzünüze, dahası gönlünüze.

Bu curcunalı dünyadan alıp sizi sessizliğin, sadeliğin harman yerine taşır.

Gitmemek olmaz, ziyandır ömre.

Tenha bir insan olarak gördüğüm, sevip saydığım, yazı ve paylaşımlarından çokça istifade ettiğim Cem Sancar ile selamlaşmalarımız artık muhabbet kazanının harlanması evresine taşınmalıdır.

Bu, hepimiz için olmalıdır.

Nereden başlamalı suali gönlünüzde zuhur ediyorsa Pazar yazıları ile birlikte “Asmalı Mescit’te Cinayet”, “Her İnsan Bir Ayet” ve “Bak Çekirge” isimli kitaplarını önerebilirim.

Bir selam bin merhabanın başlangıcıdır kimi zaman.

Sanırım bu onlardandı.

Ya Selâm!

22.11.2022

https://www.istiklal.com.tr/kose-yazisi/tombik-kadinin-oglu-cem-sancarla-selamlasma/723555

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir