RİYA SARHOŞLUĞU

UĞUR CANBOLAT

AHLÂK-I HASENE erleri kendilerini riya sarhoşluğuna teslim etmeyenler arasından çıkarlar.

Kişi kendini bir defa gösteriş sarhoşluğuna kaptırdığında onun ayılmasının güç olduğunu bildiklerinden bu hususta aşırı hassas davranırlar. Semtinden bile geçmezler. Kapıya da koymazlar.

Güzel ahlak yolcuları riya sarhoşluğunun niyeti sağlam tutamamakla bağını iyi bildiklerinden niyetlerinde sahih olmayı her zaman öncelerler.

Bu nedenle niyet, iman, sâlih amel, ihlas ve ihsan beşlisini her daim birlikte düşünür ve bunları birbirinden ayırmamaya gayret gösterirler.

Bunlardan biriyle bağını kopardığında diğerleriyle aynı şekilde bağının zedelenip kopacağını bilirler. Hassasiyetleri hepsini bir arada bir bütün olarak muhafaza ederek riya sarhoşluğuna savrulmanın önüne geçmek içindir.

Yüksek erdem yolcuları için sağlam bir hedef koymak elzemdir. Bu niyetin ilk altın halkasıdır.

Yönelmenin ve çekilen emeklerin karşılık bulmasının sağlam bir iman oluşturmak olduğunun idrakinde olduklarından doğru karar vermek işin besmelesidir onlar için.

Sahih bir besmelenin tüm varlıklarla yaratıcıyı hesaba katarak iletişime geçmek olduğunu bildiklerinden onlarla aynı zikir halkasında buluşmayı önemserler.

Buna ahlâk-ı hasene erleri kalpteki ile dildekinin tutarlı olması, birbirini ötelememesi, reddetmemesi derler. Niyet ve samimiyet birlikteliği olarak da ifade edilebilecek bu sıfır beklentili anlayış kişinin dış ve iç etkilere karşı sağlam durmasını temin eder. Gösterişe frendir. Makam hırsına perde çekmektir.

Mevki arzusuna dur demektir, zira tersi amellerin boşa çıkması anlamına gelir.

Eğer sağlam bir duruş ve aktif bir sabırla bu duruş temin edilemezse kişiyi ibadetlerinden dolayı ucb denilen illete yani kendini amelleri üzerinden beğenme hastalığına götürür ki, sonu felakettir.

İkinci adım kibirdir ve o her zaman gardını almış olarak fırsat beklemektedir. Başını gösterip sızacak bir delik bulabildiği vakit hemen arkasına hırsı takar.

Amellerle şımarma konusuna ket vurulamadığı zaman ise nefis ve şeytan bu insanların başına baş olma belasını sarar. Bilinme, tanınma, başkalarına baş olma, hükmetme, yönetme, onları kendi hevasına uygun yerlere sürükleme gibi altından kalkılamayacak yanlış heveslere yönlendirir.

Riya sarhoşluğunun bu boyutuna ulaşan kişiler ise artık Allah’a yapılan ibadetlerle kulları avlama evresine geçerler. Yanlış yorumlanmış takva kavramı ile insanların ahiretleri heba edilir.

Kişilerin kendileriyle, meşrepleriyle, niyetleriyle, amelleriyle övünmelerine kapı aralanır.

Böbürlenmeler ve başkalarını hor ve hakir görmeler açığa çıkar.

Başkalarını çekememezlik zuhur ettiği için hasetler başlarlar. Hemen ardından kendileriyle yine kendilerini övdürenleri de övmeye, yüceltmeye başlarlar ki, bu paylaşılmış psikoz gibi paylaşılmış riya sarhoşluğu demektir.

Ey hakikat yolunun riya sarhoşluğundan kendini azade tutmak isteyen yolcusu!

Mesele mühimdir. Şakaya gelmez. Hafife alınamaz.

Eğer sende güzel ahlak yolunda istikamet üzere, Allah’ın belirlemiş olduğu ölçüler ve kurallar üzerinde mesafe alıp ilerlemek istiyorsan riya konusunu Kur’an-ı Kerim üzerinden okuyup anlamalısın. İlk dersin bu olmalıdır. Yoksa yolun hep yokuş olur. Gönül ağrılarıyla yorgun düşersin.

Aklını çalıştırıp, kalbini işlettirip riya ile nifak arasındaki benzerliği yakalamalısın.

Nifakın itikatta, riyanın ise amelde ikiyüzlülük olduğunu iki kere ikinin dört ettiğini bildiğin kadar kesin bilebilmeli, kavrayabilmelisin.

Riyanın gizli şirk olduğunu iliklerine kadar hazmetmelisin.

İlimde, söylemde, amelde ve başka alanlarda riya sarhoşluğuna yakalanmamak için imanın güven duygusu içinde tasdik etmek olduğu hususunda şaşırmamalısın.

Rıza, ihlas, küfür, şirk ve nifak gibi kavramların yüce kitabımızdaki karşılıkları üzerinde çalışmalısın.

İbadetlerini ve yaptığın iyilikleri çıkar kaygılarından arındırmalısın.

Riya sarhoşluğuna yakalanmamak için salih amelin kalpteki imanın bir fiili olduğunu yakîn derecesinde kavramalısın.

13.02.2025

https://kendilikbilinci.com/yazilar/riya-sarhoslugu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir