BİR salıncak kurdum yüreğimde…
Yüreğimden yüreğine, yüreğinden yüreğime sallanır.
Her gidiş geliş bir heyecan, bir iç ürpermesi…
Ve ellerim titrer istemsiz.
Başımı kaldırır bakarım bembeyaz yüzüne.
Aydınlanır bakışlarım.
Berraklaşır.
Eririm safiyetinde.
Gecenin serinliği gelir sonra.
Bir daha titrer içimiz.
Haydi aya bakalım beraber. Bir daha, bir daha…
Salıncağımızın iplerini oraya atalım.
Üstümüze konan kuşları ürkütmeyelim olur mu?
Gönül kuşu onlar.
Hak etmezler ürkütülmeyi bilirsin.
Onlar da bizimle sallansınlar ne çıkar.
Zinetimiz olsunlar.
Bir kolye gibi dursunlar döşümüzde…
Sonra.
Sonra avlumuza dönelim.
Yere bassın ayaklarımız.
Ve altımızda minderler.
Etrafımız bahar olsun. Çiçeklerle donansın dört bir yan.
Ve sen elinde çaylarla çıkagel, mütebessim…
Kuşlar mı?
Salalım onları gökyüzüne doğru alnından öperek.
Bir selam gönderelim ayın her hâline…
Hilale, dolunaya.
Ve tazeleyelim çayları olmaz mı?
Kuşlar dönene kadar.
Dönüp omuzumuza konana kadar!..
18.04.2018