UĞUR CANBOLAT
AHLÂK-I HASENE erleri cennette olmayan duygular için dünyayı cehenneme çevirmeyen kişiler arasından çıkarlar. Onlar dünyayı ahiretten ayrı, ahireti de dünyadan bağımsız olarak düşünmezler. Meseleye birleşik kaplar gibi baktıklarından güzel ahlak yolcuları iki dünyayı birbiriyle dengelemek için çabalarlar. Birini diğerine feda etmezler.
Onları güzel insan yapan en mühim özelliklerinden birisi de budur.
Cennette kendilerinden uzaklaştırılacak duygular için ahiretin tarlası olarak lütfedilen bu dünya hayatını ne kendilerine ne de çevresindekilere zehretmezler.
Kısmen dünya için kullanılabilecek yanları olanları da olması gereken seviyede kullanarak yine denge insanı olarak yaşamlarını sürdürürler.
İfrat, tefrit ve vasat konularını hayatlarının terazisi olarak sürekli kullanmak üzere göz önünde tutarlar.
Yüce kitabımız bu hususta da güzel ahlak yolcularının birincil başvuru kaynağıdır.
Peygamber kıssalarından bu duyguları tanıyıp tahlil ederek yaşam prensiplerine dönüştürürler.
Yine Şanlı Nebi’mizin bu duyguları yoluna koymak, nasıl kullanılacağını öğretmek üzere gönderilmiş mübarek bir muallim olduğu şuurunu her daim canlı tutarlar.
Dolayısıyla cehennemden kovulacak duyguları dünyada hayatlarının öznesi kapmaktan korkarlar.
Mahcup olmak istemezler.
Bunların kendilerine neden verildiği üzerinde düşünüp sebeplerini çözümlerler.
Olaylara hikmet penceresinden bakmayı sürekli bir tutum hâline getirirler.
Haset eden kişilerin hasedinden Allah’a sığınmamız istenen Kur’an-ı Kerim’in sahih bir öğrencisi olarak kendisi şerrinden sığındığı özellikleri yüklenmek istemez.
Haset ederek amellerini içi boş çuvala dönüştürmez.
Aynı şekilde kıskançlığa düşmez. Başkasında var olanı kıskanıp kıskançlığa düşmenin Allah’ın verdiği güzelliklere o kişinin lâyık olmadığını düşünmek anlamına geldiğini ve bunun ise kulluk çizgisi üzerinde yaşamayı dileyen erdem yolcusuna yakışmayacağının bilincindedir.
Takdire karışmaz. Bunun sınır ihlali olduğunu bilir.
Ey güzel ahlak yolunun cennette olmayan duygular için dünyasını karartmayan akıllı yolcusu.
Cennete layık olmayan cehennemlik duyguları yüklenme.
Pek çok meseleyle uğraştığın şu dünya hayatında kendine yeni yükler bindirme.
Altında ezileceğin ağırlıkların altına girme.
Açıklanan mevzulara sanki açıklanmamış, bildirilmemiş gibi bodoslama dalma.
İmtihanını kaybettirecek aceleciliklere prim verme.
Tahlil etmediğin hususlarda ön kabullerine göre hareket ederek kendine yazık etme.
Cimrilik cehennemi bir duygu ve davranıştır, satın alma.
Kıskançlık duygusunu kapıdan içeriye alma, hasetten kaçabildiğin kadar kaç.
Gıybet aynı şekilde cehennemlik bir duygudur ve mümine yasaklanmıştır, hafife alma.
Cehalet bu dünyada da cehennemdir o sebeple kesin kanıta dayalı olan ilme yönel. Malumatların uğultusu ile kalbinin kulağını kirletme.
Zarafet cennetliktir, kabalık cehennem… Tercihini doğru yönde kullan.
Yalanın cennetin etrafında bile dolanamayacağını idrak ederek var olan ilişkini kes.
Kendini beğenme diyebileceğimiz kibrin atına binme. Öfkeden kendini azat edip özgürleştir.
Kin tutma ve riya gibi başını döndüren çekici duyguların götüreceği yolun neresi olduğu şuurundan uzak kalma. İsraf eylemi de bunlardandır, kendini sakın. Kalbini ve imanını güzel ahlak yolunda mesafe almak istiyorsan israf etme. Başkalarını küçük görmek, alaya almak, günahlarını araştırmak gibi davranışlar yine cennette yer bulamayan duyguların neticeleridir. Tümünden kendini teberri etmeye çalış.
Kısacası ahlak-ı hamide sahibi olmak istiyorsan cennette yer bulamayan duygular için dünyanı cehenneme çevirme. Ki, yolun öte tarafta orada sonlanmasın.