TEŞEKKÜR etmelisin acıya.
Acı ki; kalbi biler. Çelikleştirir.
Acı bilmeyen kalp, sevda ülkesine hiç uğramayan kalptir.
Acı hayattır evladım, hayat…
Kalbin yaşadığı sevda kadar çektiği ızdırap ile de anlaşılır.
Acı çeken bir kalbin yoksa aşktan bahis açma.
Yalandır.
Sahip çık acına. Bu kalbine sahip çıkmaktır.
Sev acını.
Derdini sevenlerdir sâdık olanlar.
Saygı da duymalısın. Acı saygı duyulmayı hak eder. En az sevgi kadar.
Eğer acıların olmasa, yürek yurduna acı uğramasa, ayrılığın yakıcı keder rüzgârları esmese burada sevdanın kemali nasıl anlaşılabilirdi ki!
Acıyı en çok, sevdası çok olanlar yaşar.
Onlar kendilerini bundan sakınmazlar.
Sevgilerini sakınmak için sînelerini acıya tutarlar.
Tutarlar ki; sevda zarar görmesin.
İncinmesin.
Yürek incinse de, ki; incinir. Sevda incinmesin. O bir incidir zira.
İncinmesi ziyandır.
Figandır.
Örselenmesin aşk…
Hırpalama aşkını evladım diyordu.
Başını öne eğdi. Saklamaya çalıştı acısını ama belli ki, başaramamıştı.
Büyükler anlar.
Dedeler anlar aşktan da acıdan da.
Dedem de anlıyormuş.
Son cümlesini de kalbime bıraktı yine gözlerime bakarak.
Evladım, acıdan anlamayan aşktan da anlamaz. Acına sahip çık.
Ve ona teşekkür et.
31.03.2018