YÜZÜMÜ YÜZÜNE TUTTUĞUM YÜZ

UĞUR CANBOLAT

İNSAN cemal ister ve yetmez insan aynı zamanda kemâl ister.

Hepimiz güzelliğin meftunuyuz.

Ondan kendimizi ırak tutamayız.

Direnemeyiz.

Ayak sürüyemeyiz.

Ama şöyle bir gerçek var ki, güzellik değişkendir.

Herkesin güzellik algısı, anlayışı ve tarifi birbirinden farklılık gösterir.

Yani istediği cemal ve kemâl aynı değildir.

Hatta insan kemâline göre belirler cemalini diyebiliriz.

YÜZÜMÜZÜ cemale tutarız.

Bu bizi mutlu eder.

Işıtır içimizi.

Güldürür gözümüzü.

Baharlar taşır gönlümüze demadem…

İklimimiz değişir.

Bakışımız farklılaşır, sözlerimiz kıvam bulur, muhabbetimiz ıtırlanır.

YÜZÜMÜZÜ yüzüne tuttuğumuz cemal yüzünü yüzümüze tuttuğunda ise olay birden farklılaşır.

Derinlik kazanır.

Ruhumuzda bayram sevinçleri yaşanır.

Kandillerimiz yanar.

Ondan nasipleniriz.

Hâlimiz değişmeye başlar.

Olgunluk meyvelerine uzanır ellerimiz.

Memnun olmadığımız, yakındığımız, bize yanlış yaptıran ve sonrasında acı çektiren ne varsa erimeye başlar.

Kabuk değiştirir.

Başkalaşır.

İçinden inanç ve güven tomurcukları sökün eder.

Filizlenir ve ardından meyveye durur.

KARŞILIK bulmak önemlidir.

Bu bize değerli hissettirir. Dolayısıyla da değişme, gelişme ve olgunlaşma hususunda iç motivasyonumuzu harekete geçirir.

Yüzümüzü tuttuğumuz yüzün yüzümüze müteveccih olması kalbimizin yalnızlığına son verir.

Eşgüdüm başlar.

Birlikte ihtizaza gelirler. Titreşimler başlar.

Heyecanları, coşkuları, sevinçleri hatta kederleri ortaklaşır.

Bu ise daha iyi insan olma kapılarını açar bize.

MESELE şu ki, yüzümüzü tuttuğumuz yüzler sahih mi?

Gerçek mi?

Beslenme kaynakları doğru mu?

Kaynak doğru olsa bile ondan yararlanma yöntemleri sağlam mı?

Allah’ın kitabı ve Nebi’si tarafından onay alıyor mu?

Bu ve benzeri sorulara rahatlıkla evet diyebiliyorsak eğer bizden mutlu kimse olamaz.

O zaman gayretimizi arttırmalıyız.

Yüzeyde kalmamalı emin adımlarla derinleşme yolunda ilerlemeliyiz.

İMAN nöbeti bir mümin için çok mühimdir.

İhmale gelmez.

Sahih olarak başlayan bir ilişki zamanla şeytanın ve nefsin sızmaları ile yön değiştirebilir.

İstikâmet şaşabilir.

Başta yol hipnozuna yakalanmış ve eğer konuyu otomatik pilota bağlamışsak uçurumlar bizi bekler.

İçsel inkırazlar, yıkılışlar, sarsıcı depremler yakın demektir.

Bu nedenle iman nöbetinde sürekli uyanık kalmalı ve daima temel ana kaynağımız olan vahye her meseleyi danışmayı sürdürmeli aynı zamanda Fahr-i Kâinat Efendimizin mübarek örnekliği şablonuna vurmayı asla ihmal etmemeliyiz.

Ne diyelim o halde?

Cemalimiz, cemal, kemâlimiz kemâl ola.

Ya Selâm!

04.10.2023

https://www.istiklal.com.tr/kose-yazisi/yuzumu-yuzune-tuttugum-yuz/794455

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir