YOK, başka çaresi kaynaşmalısın.
Bu bir bakıma ayrışmak, beri olmak manasına da gelir.
İçinde olmak istemediğin ne varsa düşünce dünyanda, pratik hayatında onlardan kendini uzak tutmanın yolu kaynaşman gerekenleri bulmandır.
Bir süredir kaynaş ve uzaklaş kelimesi üzerine kafa yoruyordum.
Bunu başaramadığımız için kendimize yanlış düğümler attığımız fikrindeydim.
Sizi bilmem, ben böyle düşünüyorum.
Bu bir ittifak etme meselesidir.
Safını belirleme, yönünü tayin etme…
Yüzünü kime çevirdiğin konusu aynı zamanda yüzünü kimden çevirdiğin meselesidir de.
Kiminle ya da kimlerle birlik halindesin?
Kiminle el bağlıyorsun?
Rabıtan nereye?
Bitişik yürüdüklerini tanıyor musun?
Tüm bunlar belirleyici sorular… Bir o kadar da can yakıcı.
Dedim ya zihnime musallat olan bu ağır sorular giderek daha da ağırlaşıyordu.
Kütüphanemden sevdiğim bir kitabı çektim ve bir cevap bulmak niyetiyle açtım.
Şöyleydi seslenişi:
Ey fani. Hakikatsizlerle saf tutma. Safiyetini bozarsın.
Gönül orduları ile saf tut.
Tut ki; Mustafa olasın.
Sorularım cevap, kalbim sükûnet buldu.
26.02.2018