“İKİ denizin birleşmesi” olarak da tanımlayabiliriz.
Anlamak kavuşmaktır. Anlamadığımız şey asla bize ait değildir. Bizimle hemhal olamaz, hemdem olamaz.
Hemdem olamayansa bunun doğal bir neticesi olarak hemdert olamaz.
Kavuşmak isteyen anlamayı da başarabilmelidir.
Çocuğunuz sizden dünyaya gelmiştir ama onu anlamadıkça size ait olmayacaktır. Duygusu yabancı, fikri başka bile olsa anladığınız vakit halka tamamlanmış olur. Bu olmadığında her an yan yana olsanız bile netice değişmeyecektir.
İdrak edebildiğimiz sürece varlığımızı sürdürebiliriz. Anlam yakınlığı ancak bu şekilde tesis edilebilir.
Mana kardeşliği yaşayabildikleriniz size çok yakın iken nesep olarak yakınlarınızdan duygusal ıraklık yaşarsınız. Sebebi idrak ortaklaşması olamamasıdır.
Anlama birliğini yaşayabilenler kavuşanlardır. İki denizin kavuşması gibi.
Tatlının tuzlu, tuzlunun tatlı olması da gerekmez. Hatta kendilerini muhafaza etmeleri de iyidir.
Farklılık içinde birlik idrak ortaklığı varsa en güzel olanıdır. Tutkulu ilhamlar bu beraberliklerin tomurcukları olarak çiçeğe dururlar.
24.12.2019