HER dokunuş bunu sağlamaz elbette ama senin dokunuşun bunu temin etsin.
Değiştirsin. Dönüştürsün.
Akan su temizdir ilkesince durağanlığa yüz vermesin. On sene önce böyle düşünüyordum bugün dahi aynı yerdeyim gibi bir nevi övünç barındıran aymazlıklara kapı aralamamalısın.
Yüce Allah her an yeni bir oluşta, şanda iken onun kulu olarak fikirde, ilimde, anlayışta, idrak etmede aynı yerde sabit kalmak ölmek veya içi çürümüşlükten başka ne ifade eder ki?
Zihnine değiştiren dokunuşlarda bulunmalısın.
Aklına aydınlatan dokunuşlar yapmalısın.
Fikrine geliştirici ve tamamlayıcı ilaveler için gayret göstermelisin.
Kalbine sevdanın közünü harlayan müdahaleler düşünmelisin.
İyi yönde, hayır istikâmetinde, güzellik yolunda, anlayış tarikinde, ilim ve irfan yolculuğunda pozitif dokunuşlar ihmal edilmemeli.
Bu başka konuları ertelemeye hiç benzemez.
Bünyenin içine öyle bir kurt düşer ki, Hz. Süleyman’ın asasını yiyen kurt misali gizlice kalbini işgal eder.
İşte tüm bu sebeplerle değiştiren dokunuşlar önemli.
Her gün yeniden doğmalısın. Sadece bedenin yeni güne uyanmasını kâfi görmemelisin.
Demem o ki, kalbine her gün olumludan yana değiştiren yeni dokunuşlarda bulunmalısın.
25.12.2019