EVET, aynen öyleydi. Dün aklım kalbime hücum ediyordu. Hamle üstüne hamle yapıyordu. Bu saldırı o kadar önemseniyordu ki, kalbimi her yönden muhasara altına almışlardı.
Bir yanda saldırı yavaşladı azcık nefesleneyim dediğim bir anda diğer yandan beklenmedik sayıda ve şiddette başka bir hücum başlıyordu.
Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam etti. Hiç boş bırakmadılar, ara vermediler.
Hasar olmadım diyemem. Bu doğru olmaz. Azımsanmayacak kadar yaralanmalarım oldu. Çok şükür ki, öldürücü bir darbe vuramadılar.
Sabaha kadar kendimi sağaltmaya çalıştım.
Yıldızlar yetişti imdadıma. Beni eğlendirdiler. Şarkılar söylediler. Dikkatimi farklı noktalara yönlendirerek çektiğim acıyı daha az hissetmem için çabaladılar.
Gecemi ay da aydınlattı. Söyleştik. Uzun zaman olmuştu halvet etmeyeli. İyi geldi. Özlemiştik sonuçta. Hayret ettiğim nedir biliyor musunuz? Bugün olay tamamen başkalaştı, değişti.
Sabah yaralarını tedavi eden kalbim aklımın kıvrımlarında dolaştı. İlginç bir hal vardı. Dün saldıranlar bugün bunu yapmadıkları gibi pek bir sessizler. Hücum etmiyorlar. Hatta dahası var yokmuşum gibi davranıyorlar. Görmezlikten geliyorlar. Sanki sözleşmişler hepsi aynı durumdalar.
Bu beni düşündürdü. Sebebi ne olabilir acaba?
Kalbimi aklım öldürmüş ve ben bunun farkında değil miyim? Yoksa aklım akıllılık edip bu kalp sağlam boşuna yorulmayalım mı diyor.
İnanın çözemedim.
22.10.2019